Köşe YazılarıMalatyaManşet

Yeni kurban Reşat Erdoğan mı? 

Yazımızın başlığı bir slogan değil, Malatya Büyükşehir belediyesi başkanı Selahattin Gürkan zekasına ilk kez saygı duyduğumu, iyi hesaplanmış siyasi bir manevranın özetini temsil ediyor olması açısından önemli.

Operasyon öyle yapılmaz böyle yapılır’ diyebileceğimiz Reşat Erdoğan’ın önceki gün Malatya Pencere haberde Mikail Pelit’e yaptığı açıklamaları dinledikten sonra aşina düşüncelerim bu yönde gelişti. 

Dedim eyvah, sessiz sedasız bir köşede duran Reşat Erdoğan’ında ipini kestiler. 

Foto: Google

5N1K yöntemine uygun olarak hepsini tek tek anlatacağım. Lakin öncelikle Reşat Erdoğan’ın siyasette durduğu yer, önceki siyasi grafikler, öz geçmişi, Mersin dönemi, oradaki faliyetlerileri hep birlikte değerlendirildiğinde önümüzdeki seçimde Malatya’da –bağımsız milletvekili– olarak seçilmek istendiğinin sinyalleri anlamına geliyor bu çıkış. Ama yanlış bir çıkış oldu? Çünkü Erdoğan açıklamalarının Gürkan’a oldukça zarar verdiği yönünde bir kaç arkadaş tarafından konuşma linklerini benimle paylaşmaları sonrasında; Reşat Erdoğan’ın anlatmış oldukları ilk etapta Gürkan’ın Ak parti misyonuna aykırı hareket ettiğine dair izlenimlerini paylaştığı ve bununda Ak parti tarafından kabul edilir olmadığı savı, Gürkan’ın diğer parti ve ideolojilere yakın bir fraksiyonda hareket ettiğine vurgu yapıyordu. 

Erdoğan; Gürkan’ın yönetimsel eksikliğini krizlere götüren yanlışlarını güya bu söylemlerle püskürtmeye çalıştığını böylelikle kamoyuna aktardı. 

Son derece rutin, normal, herhangi bir siyasetçinin başka bir siyasetçiyi eleştirmesi formatında masum duruyordu. Ama perde arkasını didiklediğimizde Reşat Erdoğan açıklamaları yeni bir kurban rolünün çoktan hazırlandığını görmemek mümkün değil. 

Gürkan zaten Reşat Erdoğan’ın ‘bunları yapıyor’ dediklerini saklamıyorki! Tüm adımlarını aleni bir şekilde atıyor. Bugün Reşat Erdoğan’ın sanki kimsenin bilmediği bir şeyi şapkadan tavşan çıkarmak gibi göstermesi açıkçası ironik duruyor.

Diğer yandan işaret etmeye çalıştığım husus başka. Ve yazımın asıl maksadı da bu bölüm üzerine kuruludur. Erdoğan’ın bu açıklamalar ters istikamette okumak gerekiyor. Erdoğan’ın aslında Gürkan’ı eleştirmiyor tam tersine övüyordu. Diyeceksiniz ki nasıl övmek o öyle? Evet, bal gibi Gürkan’ın reklamını yaptı. Erdoğan Gürkan’ın ne kadar ağını genişlettiği, tüm Malatya siyasetine hakim olduğunu, diğer muhalif siyasi partilere kadar nüfuz ettiğini veya onları yönlendirmeyi başardığına dolaylı yollarla dem vurmuyor muydu? Vuruyordu!

Bu sublimanal kayıtlı reklam pozisyonunda asıl benim merak ettiğim Gürkan’nın yapılan plandan haberi olup olmadığı. Bence Gürkan’ın haberi yoktu! Peki nasıl oluyor dediğinizi duyar gibiyim. İşte işin püf noktası da tam olarak burası. Çünkü bu şehrin kanalizasyon borularından kirli su akıtanlar başroldeydi. Böylelikle hem Gürkan’a jest yaparak Gürkan’a yakın duracak, konum ve referanslarını dahada pekiştirecek ve illeride gözüne kestirdiği makama yaklaşılacak hemde Reşat Erdoğan’a ‘Gürkan hakkında artık konuşman gerek, zamanı geldi, vurursan Malatya siyaseti için ismin ön plana çıkar şimdiden’ şeklinde verdikleri tüyolar ile Reşat Erdoğan’ı yanlış bir zaman ve biçimde öne sürdüler. Tüyolar Gürkan’a yakın veya güdümünde ama diğer yandan Reşat Erdoğan’la da çok sıkı fıkı bir yerden geldiği için Reşat Erdoğan’a Gürkan’ı eleştirdiğini zannederken 3 sıfır yenik başladı oyuna. 

Reşat Erdoğan’ı Gürkan aleyhtarı öne süren ve bu şehrin kirli sularını akıttıran aynı kişi/kişiler bu kez dönüp Gürkan’a Reşat Erdoğan’a yönelik dezenformasyonik bilgi sunacak. Reşat Erdoğan hakkında belki aşağılayıcı, küçümser ve hiç bir değerinin bulunmadığını, değersizmiş şeklinde bahsedecekler. Reşat Erdoğan’ın bağımsız milletvekili projesi de böylelikle rafa kaldırılmış oldu. Bir taşla üç beş kuş. Nasıl plan ama? Yeni kurban Reşat Erdoğan mı başlığı tüm bunları çağrıştırıyor bize. 

Malatya’da kısmen tarafgilliği kemikleşmiş bir siyasetçi böylelikle ekarte edilmiş olacak. Reşat Erdoğan’ı yönlendiren gözüne kestirdiği makama daha da yaklaşmış üstelik Gürkan’a yaptığı jestle bağlılığını göstermiş, üstelik rakibin ağzıyla Gürkan’ın reklamını yaptırmış oldu. 

Zaten kayısı Festivali kortej yürüyüşü reklamını iyice bir izleyin, Reşat Erdoğan’ın Başkan Gürkan için söylediklerini Gürkan kendisi video çekerek kamoyuna açıklamakta behis görmemiş zaten. Yani Gürkan Reşat Erdoğan’ın anlattıklarına mukabil siyaset programını saklamıyor ki…

Ne vardı reklamda? 

Reklam videosundan ilk başta bağımsız ilçe başkanlarına öncelik verilmiş, ardından muhalif partililer en son Ak parti ilçe başkanlarının konuşmaları ekrana getiriliyor. Hadi bu sıralama tamamen bir tesadüften ibaret olduğunu var sayalım. Diğer önemli bir husus Gürkan konuşması idi. En son Gürkan kendisi çıkıyor ve “Malatya tek yürek” diyerek noktayı koyuyor. 

Bağımsız ilçe başkanlarından, muhalif partilere kadar ve mevcut Ak parti başkanlarını bir araya getirerek ‘Malatya benim kontrölümde, burada her şey benden sorulur’ mesajını üstlere daha nasıl versin.

İşte sıradan bir eleştiriyi ele aldığımızda şehrin siyasi hesaplarının ne denki karışık ve kirli olduğunu görebiliyoruz. Bu mesele böyle. Malatya siyaseti deyip geçmeyin. Bazen şeytanın aklına gelmeyen detaylar karşımıza çıkabiliyor.

Doğruya doğru, elbette ki bu operasyonunun sonuçlarını seçime yakın göreceğiz. AK Parti tabanında ve Gürkan’ın çevreleyenlerin de amacına ulaşıp ulaşmayacağı konusunun biz takipçisi olacağız. Şayet ciddi bir karşılık bulmasaydı şehrimizin foseptik çukurlarında açık kart oynama haline rağmen her sıkıştığında benzer argümanlara sığınılmazdı.

Reşat Erdoğan gelirsek; tanımam etmem kendisini. Ama Malatya’da hangi siyasilerin nasıl bir form üzerinde yer aldıklarını, hangi stratejiyi kurduklarını, güçlerini, jeopolitik misyonları ve içinde adımladıkları labirentlerin boyutlarını iyi biliriz. Naçizane tavsiyemiz siyaset yapacaksa biraz etrafına iyice baksın lütfen. Kim dost kim düşman, kim ne diyor, kimler kimlerle kol kola, kim nerde ne yiyor ne içiyor iyi bir analiz etmesi gerekiyor. Şu kiracılarından başlasan iyi olur. 

Bu şehirde adam harcamak böyle kolay olunca hikayeyi bazen kurcalayan tarafın payına düşen ‘susmamak’ payına saygı duyulması lazım. Bugün sana yarın bana mesajı süregelen gelişmelerin diğer bir yüzü. 

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu