DünyaGenelGündemKöşe YazılarıMalatyaSiyaset

‘MAGINDER’ BAŞKANI SALİH KARADEMİR’DEN TARİHİ AÇIKLAMALAR

Uzun zamandır dışarıdan itina ile takip ettiğim MAGINDER (Malatya iş insanları derneği) özellikle depremden sonra Malatya’nın yeni yüzü olmaya başladı. Siyasetin iyice yoz hale geldiği şehrimizde Maginder’in varlığı umut vaad eden bir sivil kuruluş olarak bambaşka bir vizyon çizmeyi sürdürüyor. 

Geçen günlerde MAGİNDER kurucu başkanı Salih Karademir konuk olduğu Er Tv’de Hülya Kaya’nın sunduğu –Güne Bakış– programında “tarihi” diye nitelendirebileceğimiz açıklamalarda bulundu. 

Naçizane bende programda ele alınan konuları –salt başlıklar- altında derleyerek yayın akışı sıralamasına göre Malatya’ya değer katacak ve önem arz eden konuşulanları yazı metni üzerinden siz değerli hemşerilerime aktarmaya çalışacağım.  

MALATYA’NIN DAYANACAK GÜCÜ KALMADI

Başkan Salih Karademir konuşmasına deprem üzerinden 15 ay geçmesine rağmen tekrar vatandaşlara geçmiş olsun diyerek başlamış… Zor günler geçirmeye devam ediyoruz. Maginder olarak dilimiz döndüğü kadar sorunlara değindik, eleştiride bulunduk, her zaman öneriler sunduk. Malatyanın sorunlarını hem programlarda, hem de basın açıklamaları ile ve yetkililerin (vali, daire başkanları, kurum müdürleri, milletvekilleri, siyasiler, partilerin temsilcileri) yüzlerine karşı Malatya’nın yaşadıklarını anlattık, anlatamaya da devam edeceğiz. 

MALATYA’NIN DAYANACAK GÜCÜ KALMADI

Geçen gün bir basın açıklaması yaptık. Basın açıklamasında “Malatya’nın artık dayanacak gücü kalmadı!” diyoruz. Bu samimi bir itirafdır ve gerçekten her alanda dayanacak gücümüz kalmadı, vatandaşın gücü kalmadı. 

MALATYA’YA BİR BAKANLIK VERİLMELİDİR

Malatya’nın hükümete ve devletimize bir daha verdiği destek sonrası en azından olası yeni kabine de Malatyalı bir bakana yer verilmesi yönünde özel bir şeyler, en azından pozitif bir ayırımcılık yapılması beklentilerinin var olduğuna değindi. Malatyaya hizmet edecek, bürokrasiyi tanıyan, şehri bir an önce ayağa kaldıracak ve yukarıdan verilecek olan hizmetleri bir an önce buraya getirmesini sağlayacak bir siyasetçiye ihtiyacımız var. İnşallah hükümetimiz, devletimiz bu müjdeyi Malatya’ya verir diye umut etmekteyiz.  

REZERV ALANLARI NE OLACAK?

Ayrıca deprem üzerinden 15 ay gibi bir zaman geçti. Seçimden önce siyasiler, belediye başkanları insiyatif kullanamadı ve insiyatif kullanamadıkları için şehir ciddi şekilde toparlanmıyor bir türlü. Adıyaman’dan örnek veren Karademir; seçimlerden önce hükümet tarafından önemli bir destek sağlandı. Şu anda 10 bin konutun teslim edildiğini, yıl sonuna kadar bu sayının 20 bin olacağı iddia ediliyor. Malatya’da ise teslim edilen konut sayısı 6 bin, fakat taşınan henüz yok, ihalesi bitmiş denilen konut sayısı ise 8 bin denilmekte. Yine Adıyaman’da 18 rezerv alanın yapımına 4 ay önceden başlandığı ve bütün rezerv alanlarına başlandığı halde Malatya’da ihalesi biten rezerv alanı sayısı sadece 2 olup, onun da bir tanesine kısmi olarak başlandığını… Ve bölgede (Hafay, Adıyaman, Maraş, Gaziantep) rezerv alanına başlanmayan tek il Malatya olduğunu ifade etti. 

YERİNDE DÖNÜŞÜM NE ZAMAN BAŞLAR?

Malatya’nın bir an önce ayağa kalkmasının yolunun –yerinde dönüşüm’den- geçtiğine değinen Karademir; süreci yine Adıyaman’la mukayese ederek, komşu il Adıyaman’da yerinde dönüşümün hayata geçtiğini hatta 4-5 katlı binaların yapıldığı, oturuma hazır ve taşınmak üzere olduklarını belirtirken Malatya’da ise deprem üzerinden 15 ay geçmiş olmasına rağmen bir tek” yerinde dönüşüm örneğine onaylanmışsa bizde bilelim söyleyelim. Diyelimki yerinde dönüşüm projesi başladı ama böyle bir projeye rastlayamadıklarına vurgu yaptı. 

BELEDİYE BAŞKANLARI İNSİYATİF ALMADI

Deprem döneminde belediye başkanları insiyatif almadı. Biz seçimden önce belediye başkanlarımız zaten seçileceklerini biliyordur, hazırlıklarını ona göre yapmışlardır. Seçimden sonra derhal çalışmalar başlayacak, yerinde dönüşüm projelerini açarlar diye bekliyorduk. Ama bir ay olmuş biz halen imarın ne olacağını bilmiyoruz. Rezerv alanlarının ne olacağını bilmiyoruz. Toki’nin yapılacak ihalelerinin ne olacağını bilmiyoruz. Bu şekilde çok ciddi sorun yaşıyoruz dedi. 

ŞEHİRDE 200 BİN NÜFUS GÖÇ ETMİŞ

Sonucu Hülya Kaya sorusunda: aylar önce söylediklerimizi, konuştuklarımız bugün yine aynı konuları, aynı şekilde sadece farklı zamanda  tekrar konuşmak sizin de zorunuza gitmiyor mu? 

Zorumuza gidiyor. Görünen tablo ortada. Fakat Malatya için her zaman her şeyi yapmaya hazır olduklarını ve hiç bir zaman bundan gocunmayacaklarını aktarırken; aslında bunu vatandaşın dile getirmesi gerekiyor. Vatandaşın artık bir şey yapması gerekiyor. Vatandaş bir şekil kandırılıyor, umut verilerek aslında öteleniyor. Yada acaba göç edelim diye zorlanıyor muyuz? Çünkü şehrin hızla boşaldığı, 200 bine yakın nüfus kaybı var yönünde sözlerine devam eden Karademir, daha önce siyasilere söyledim; eğer böyle giderse size oy verecek vatandaş bulamayacaksınız, siz bunun farkında değil misiniz? Bu kadar kopukluk, bu kadar duyarsızlık bizi ancak geriye götürür. 

MAGİDENER AİLESİ OLARAK

Biz iş insanlarıyız, yatırım yapıyoruz, yatırımlara devam ediyoruz. Maginder olarak başından beri bunu belirttik ama gerçekten evesiniz kırılıyor, umudumuz kayboluyor. Buradaki tek derdimiz gelecekte çocuklarımıza tertemiz bir şehir bırakmak. Maginder ailesi olarak bir koltuk derdimiz yok, bir hesap kitabımız yok, bir ihale aldığımız durum yok. Şehirde tarafsız kaldıklarını ve siyasilerle ilişkileri bulunmadığına tekrar defaatle değinirken meyvalı ağacı taşlarlar. Yine de bazı cenahlar tarafından yaftalanma yaşadıklarını, yeri geliyor yaptığımız açıklamalar sonrası siyasilerle ters düştüğümüz halde biz “Maginder ailesi” olarak konuşmaya, memleket  için mücadele etmeye devam edeceğiz. Maginder ailesi üye sayısı 300’e yükseldi. Ailemiz büyüyor. Allah’a bir can borcumuz var bizim. Memleketimiz için, memleket sevdalısı insanlardan oluşan bir ekip olarak her zaman bu şehirde olması gerekeni, yapılması gerekeni her zaman haykırmaya devam edeceğiz. Doğru bir şey yapılıyorsa yanında olacağız, yanlış yapılıyorsa da karşısında olacağız  

ŞEHRİMZİZE NAZAR DEĞDİ

Malatya Türkiye’nin en güzel, güzide şehri idi. Buraya gelen burada kalmak istiyordu. Galiba şehrimize nazar değdi. O vesile ile eski günlerine kavuşturmak için bir STK olarak bizlerde elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. 

MALATYA’DA HERKESİ KENDİME KARDEŞ YAPTIM

Malatya’daki her bireyi kendime kardeş görüyorum, abi görüyorum, anne görüyorum. Bu derneği kurarken belirttik malatyanın sesi olacağımızı, malatyanın sözü olacağımızı söyledik. Malatya için yapacak işimizin olduğunu her platformda söyledik. İşimizi yapmaya da devam ediyoruz. Söylenecek sözümüzü de ne pahasına olursa olsun söylüyoruz

GÜLEMİYORUZ

Başkan Salih Karademir konuşmasının devamında gerek sosyal medyadan, gerek bire bir ilişkilerinde bazı arkadaşların sert mizacından ötürü, neden hiç gülmüyor tebessüm etmiyorsunuz sorusuyla muhatap olduğunu aktarırken; bu bir buçuk yıl içinde gülecek bir şey bulamıyorum. Eskiden gülüyorduk fakat konteynerdaki vatandaşlarımızı görünce, esnafın halini görünce, sokakta çocukları görünce insan gülmeyi unutuyor. Şehrimiz bu halde iken gülemiyoruz dedi. Gülemiyoruz, gülmek içimizden gelmiyor dedi. Beni hoş görsünler, ben böyle bakıyorum. Başkaları gibi ağzım açık gezemiyorum. Bu şehir ayağa kalktığı zaman hep birlikte güleceğiz inşallah. 

KONUŞMAYAN STK’lar. 

Sonucu Hülya Kaya Malatya’da aktif diğer STK’ları sordu, hiç bir konu hakkında konuştukları yok, bunun için ne düşünüyorsunuz? 

Karademir;. Depremin ilk gününden itibaren hızlı şekilde yardımlar yaptık. Hala da yardımlara devam ediyoruz. Bir çok yardım organizasyonları düzenledik Bunları yaparken de gösteri olsun diye değil, bunu yaparken diğer STK’ların harekete geçmesini sağlamaktı. Hani bizi görürse onlar da yapar şeklinde. Seçim zamanında bir şeyler yapıldı, seçim bitince her şey durdu. Ne vatandaşa yemek verildi ne de ihtiyaçları karşılandı. Her şey unutuldu. Bu da onların ayıbı. Diğer stk’lara gelince birlikte bereket etmek için çok çabaladık. İftar organizasyonu ile bütün Malatya’yı aynı masada oturtmayı başardık. Malatya’da olması gereken görüntüyü vermeye çalıştık ama gel görki depremin ilk gününde bazı stk’larımız yardım faaliyetlerine katıldı ama son zamanlarda tamamen geri çekildiler. 

POPÜLİST AÇIKLAMA YAPIP KAYBOLUYORLAR

Bazı STK başkanları yada siyasiler son zamanlarda göze çarpan diğer bir özellikleri 1-2 ay gibi uzun bir zaman kayboluyor olması… Muhtemelen Malatya’da oturmuyorlar. işte 1-2 ay da bir çıkıp popülist bir açıklama yaparak tekrar gözden kaybolmaktalar. Telefonlara da cevap vermeyen bu kişiler, 2-3 ayda bir ortaya çıkıp şöyle olacak, böyle olacak, basına bir demeç, üç beş açılış taziye veya toplumun o an beklentisi ne ise ona göre konuşup sonra kaybolup gidiyor.  Yazık değil mi? Bazı STK’lar bu durumda, bazı milletvekilleri bu durumda, bazı siyasiler bu durumda. Gerçekten Malatya’nın buna ihtiyacı var mı? Bence yok! Gerçekten vatandaş çok iyi niyetli mi, bunları görmüyor mu ama biz buradayız. Kapımız herkese açık, telefonum herkese 7/24 açık. İsteyen beni her yerde bulur, çağrıldığım yere gideceğim, gitmeye de devam edeceğim dedi. 

BETON FİRMALARINA CEZA KESLDİ Mİ? 

Diğer bir soru, Ticaret bakanı Ömer Bolat’ın haksız rekabet karşısında beton firmalarına caza kesileceğine yönelik bugüne kadar hiç bir firmaya ceza kesildi mi sorusu?

Beton konusuna iyiki değindiniz şeklinde söze başlayan başkan Karademir; Kendisinin de inşaat şirketinin bulunduğunu, inşaat malzemeleri sattıklarını ve bir beton firmasının (Sanko) Malatya’da bayiliklerinin bulunduğunu, beton üretim firmam yık, ben betoncu değilim yani oyun korucu, fiyatları belirleyenlerden değilim diye söz ederken; bazı firmalara ceza kesildiğini biliyorum, yalnız bu cezaların paraya dönüştürülerek tahsil edilip edilmediği hakkında bilgi sahibi olmadıklarını ve gizli tutulduğunu, incelemenin de devam ettiğini söyledi. Yalnız eski Başkan Selahattin Gürkan döneminde beton tesisleri kurması üzerinde fiyatlarını bir müddet aşağı çekilmiş fakat tekrar yükseldiğini ve şu an fiyatların ortalama mikap değeri 2400-2500 tl olduğunu söyledi. 

OTOKONTROL MEKANİZMASI KAYBOLDU

36 ay içinde çimentoya % 1800 zam geldiğini söylemiş İMKOM başkanı. Çimento fabrikalarına verilen cezalar ise caydırıcı değil. Otokontrol mekanizması kayboldu. Ekmek örneğin: Bugün Malatya’yı gezdiğimiz zaman  ekmeği 5 tl’ye satan da var, 7’ye satan, 8’e satan, 10’a dahi satan var. Ve yine aynı şekil ekmeği 150 gr üreten var, 200 gr üreten var, 300 gr üreten var. İşler çığırından çıkmış çünkü kontrol yok. Kontrol mekanizması işlemeyince herkes kafasına göre fiyat arttırımına gidiyor. Aynı kontrolsüzlük inşaat ve diğer bir çok sektörde devam ediyor. Malatya’da artık hiç bir şeyin fiyatı belli değil çünkü dağıldık dedi. 

ARAÇLARIMIZ SANAYİDEN ÇIKMIYOR

Yine Adıyaman’a kıyas yapan başkan, Adıyaman belediye başkanı ara sokakları asfalt yapacağını ama ana caddelerden kamyonlar moloz taşıyacağı için karışmayacaklarını en başta söyledi. Bizde bu olmadı. Malatya’da her şeyi devletten beklemek anlayışı yanlış. Yerel yönetimin kendince bazı şeylere müdahele etmesi gerektiğini dile getirdi. Malatya’da yol deseniz yol yok, her taraf kırıl dökük, araçlarımız sanayiden çıkmıyor. Ön düzen deseniz ön düzen yok, lastik deseniz lastik yok. Sürekli arıza veriyor, yol desen yol yok, kanalizasyon her tarafta patlak, su kaçakları var. Bakıyoruz aydınlatma direkleri çalışmıyor. Bu biraz da yerel yönetimin sorunu. 

VE SAMI ER EKİBİ ÇALIŞACAK MI?

Sami başkan yeni bir ekibiyle geldi. Ona da hak vermek lazım. Belki daha faydalı olacak. Beklemeliyiz. Üç beş ay beklemek gerekiyor. Yemi göreve gelen daire başkanları, Sami beyin görev verdiği daire başkanları ve ilçe belediye başkanlarının getirdiği daire başkanları, biraz sabırlı olmak lazım. Bence biraz bekleyip öyle karar vermeliyiz. Üç – beş ay içinde daha net anlaşılır. İşimdi yorum yapmak yanlış olur. Önce bir hizmetlerini görelim. Duruma göre yine değerlendiririz dedi. 

MÜBCİR SEBEPLERİN HALİ NE OLACAK?

Mücbir halinin 4 ay ve son kez uzatılarak, Ağustos ayında son bulacağına değinen sunucu Hülya Kaya, aynı Mücbir halinin Van depreminde 4/5 yıl boyunca devam ettiğini.Mücbir hali son bulursa vatandaşın hali ne olacak? KOSGEP kredileri alamayan vatandaş ne yapacak? 

Karademir; henüz KOSGEP kredilerinin ödenmediğini biliyoruz, KOSGEP kredileri ödenecek denildiği tarih üzerinden 3 ay geçti, öyle görünüyorki 3 ay daha geçecek. Bayram sonrası hemen ödenecek denildi bize yine ödenmedi. Vatandaş bunu bekliyor. Esnafımızın, tüccarımızın durumu iyi değil. Bu paraya esnafın ihtiyacı var. Milletvekillerinin bu konuya el atıp hızlı şekilde çözmeleri gerekiyor. Sağlam bir açıklama bekliyoruz. Yapılan açıklamalar “gelecek-gidecek-yapılacak” şeklinde hep. Artık “yapıldı, çıktı, oldu, geliyor, geldi” şeklinde açıklamak bekliyoruz. – cek -caklar’la biten cümleler karşısında artık dayanmak gücümüz kalmadı diyoruz. 

KOSGEP KREDİLERİNDEKİ ADALETSİZLİK

Hülya Kaya; en az dükkan-iş yeri yıkılan Maraş’a en fazla KOSGEP kredisi çıkmışken en çok iş yeri yıkılan Malatya’ya en az kredi çıkmış. Buna ne diyorsunuz?

Malatya çantada keklik”, bu tabiri kullanmak hoş olmasa da bunun etkisine değinen Karademir; son yerel seçimde Malatya olarak hükümete yine desteğimizi verdik. Türkiye’de ilk beş gibi bir sıralamaya girdiğimiz göz önünde. Dilerim hükümetimizin, Cumhurbaşkanımızın, siyasilerimizin de şehrimize gerekli önemi, yatırımları, destek göstermelerini bekliyor ve temenni ediyoruz.

YENİ BİR BAKAN GELECEK

Dayanacak gücümüz kalmadı” derken, yeni bir kabine değişikliği gündemde. Çevre ve Şehircilik bakanının da değişeceği aynı şekil gündemde. İnşallah değişmez diyoruz biz. Çünkü 15 aydır zaten bekletilmişiz. Yeni bir bakan gelecek. Yeni bakan ekibiyle birlikte gelecek. Sil baştan her şey bir düzenlemeye gidilirse halimiz ne olur? “O zaman Malatya’ya geçmiş olsun” dedi. 

DENGELER

Bir STK olarak Çevre ve Şehircilik bakanı sn Mehmet Özhaseki ile yapılan toplantıya katıldıklarını belirtti. Bakanlık şöyle bir öneri sunmuş, demişlerki “siz karar alın biz sizi destekleyelim, onaylayalım.” Fakat dengeler gözetilmedi bir türlü. Şehirdeki siyasilerin kısır döngüleri yüzünden, STK’ların veya belediye başkanları herkes –ben olayım– derdinde. Belli gruplaşmalar oluşmuş, o onun adamı bu bunun adamı. Kimin tarafı ağır basıyorsa sistem bir anda değişebiliyor. Böyle olunca da bir karar alınamıyor. Ve bu durum da Malatya’nın aleyhine oluyor. 

BÜYÜKŞEHİRİN BORÇ MEVZUSU

Başkan Karademir sözlerine şöyle devam etti. Yeni başkan Sami Er gerçekten Malatya’nın hakkı gasp edilmişse bunu açıklamış kadar güzel bir şey yok. Burada Sami başkanın arkasında durmak lazım. Eğer Malatya’nın tek bir kuruş hakkı yenilmişse, kim olursa olsun bu bir daire başkanı olur, Belediye başkanı olur, gayri meşru bir iş yapılmışsa, ortada bir haksızlık usülsüzlük varsa Sami başkanın sonuna kadar takipçisi olması lazım. Bence gelir gelmez açıklaması yerinde bir açıklama. Sonuçta belediyenin bir borcu var. Geçmişte bunu Selahattin Gürkan’da yaptı. En azından vatandaşı bilgilendirdi. İşi magazinsel bir boyuta getirmeden gerekli yetkiler çağrılır gerekli inceleler yapılır. Savcılığa suç duyurusunda bulunulurdu. Şayet bir suistimal var ise cezasının fazlasıyla çekilmesi lazım. Vatandaşında buna tepki göstermesi ve bir duruş göstermesi gerekiyor. Bu konuda Sami başkan haklı. 

MALATYA’YA GÜZEL GÜNLERİN GELMESİ LAZIM

Artık vatandaşın tahammülü kalmadı, borç mevzusu gereğinden fazla konuşuldu. Daha önce yaptığım bir açıklamada “31 Mart’tan sonra Malatya’ya güzel günlerim gelmesi lazım, başkanların sahaya hızlıca inip derhal çalışanlara başlaması gerekiyor” demiştik. En azından devletle çözecek kısmın devletle, buradakilerin de kendileri çözmesi lazımdı. Biz bunları,  bu güzel haberleri bekliyoruz. 

MALATYA’DA CİDDİ BİR SEMAYE GÖÇÜ OLDU

Malatya’da çok ciddi bir sermaye göçü yaşandı. Sadece parası olan gitmedi. Bunun yanında en iyi kaynak ustası, en iyi özel okulunda olan öğretmeni, en iyi özel hastenesinde çalışan doktorları, en iyi mühendisi, en iyi yemek ustası maalesef göç ettiler. Sürekli yaşanan asayiş olayları, artçılar, deprem sorunları, neden bu sıkıntıları yaşayayım, alt yapı yok-üst yapı yok. Bilgi yok. Nasıl olsa bu maaşı başka yerde de alırım diyerek en iyi kalifiye elemanlarımız gitti. Bizim de buna engel olmamız lazım. 

                                   ***

Ve söz ile kalem arasında kalmış anlatılmaya değer nice şey daha. 

Görünen o ki –Maginder– Malatya için büyük bir şans ve fırsat. Malatya’yı seven, benimseyen, dahası çok iyi bilen insanların bir ekip halinde bereket etmesi, “yaptıkları yapacaklarının teminatı” sayılan çalışmalar, içinde bulundukları projelerle şehrin hikayesinin ana arteri olma yolunda kendinden emin adımlarla ilerlemekteler. Bize düşen de bir Malatya’lı olarak, şehrimize kim bir tuğla koyuyor, İyi niyet, bir samimiyet sergiliyorsa kendi çapımızda, gücümüz, kalemimiz nispetinde buna sahip çıkmak ve topluma duyurmak olmalıdır. 

Maginder ailesine teşekkürler. 


İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu