Gelecek hafta bugün başta Büyükşehir , İl, İlçe, Belde Belediye Başkanları olmak üzere İl ve Belediye Meclis üyeleri ve Muhtarlar seçilmiş olacak. Seçileceklere, Aziz Milletimiz ve Memleketimize hizmet için yapacakları çalışmalarda gayret ve sebat ile başarının anahtarının da Adalet ve Liyakat ile Kadrolaşma ve Meşveret ile İlkeli Yönetim ve Etkin Denetim ile mümkün olacağını da hatırlatarak şimdiden başarılar dilerim.
Seçimlerin kazasız, belasız, kavgasız, gürültüsüz geçmesi en büyük dileğim olmakla birlikte aynı zamanda duamdır.
Sandıklar açılmaya başladığı andan itibaren büyük bir heyecan ile sonuçların merak edileceği bir seçim olacağı neredeyse herkesin ortak düşüncesi olsa da geçmiş seçim kampanyalarındaki coşku ve heyecanın olmadığı da bir gerçek olarak kabul görmekte ve gözlemlenmektedir.
Heyecan her şeyin en önemli tetikleyicisi, ateşleyicisi, pekiştiricisi ve motive edici unsuru iken ne oldu da tıpkı bir rap sözündeki gibi bu SEÇİMLERİN HEYECANI MEYECANI YOK?
Esasen 2001yılında Kimsesizlerin Kimsesi, Sessiz yığınların Sesi olarak yola çıkıp olağanüstü heyecan uyandıran Ak Parti yola çıkarken tüzüğüne koyduğu 3 DÖNEM KURALINI 2015 yılında ihlal ederek siyasete güveni sorgulatmaya başlamış sonrasında da siyasi heyecanın adım adım erimesine dolaylı da olsa sebep olmuştur. Aziz Milletimizin 2016 yılında yaşanan aşağılık FETÖ Darbe Girişimi sonrasında 2017 Anayasa değişikliği Referandumu ve Hükümet Sistemi değişikliği için ilk Cumhurbaşkanlığı Seçiminde KONJÖNKTÖR gereği ve Stratejik olarak verdiği desteğin KERHEN olduğu Ak Parti tarafından bir türlü anlaşılamamış ve heyecanın azalmaya başladığı görmezden gelinmeye devam edilmiştir. Özellikle 2014 sonrasında Ak Parti tam ifadesiyle rayından çıkarak, yaşanan kaymalarla Zümreler ve Grupların eline geçmiş her geçen gün yaşananlar nedeniyle oy oranı ve sayısında desteği azalmasına rağmen Aziz Milletimizden koptuğunu bir türlü kabul etmeyerek kopuşların yaşandığı bir dönem başlamıştır. Öyle ki 28. Dönem Milletvekili Seçimlerinde Muhalefet Blokunun 6 partisinin bizzat 2 tanesi Ak Partide yıllarca önemli görevlerde bulunup sonradan Ak Parti’den ayrılanların kurduğu partilerden oluştu.
Sadece embriyoların bölünerek çoğaldığı gerçeği görmezden gelinerek, Ak Parti içindeki ayrışma ve bölünmenin önüne geçilmeyerek 2019 Yılındaki yerel seçimlerde Ankara, İstanbul, Adana başta olmak üzere Simgesel anlamı olan şehirlerde Seçmen eliyle İLK UYARI yapılmıştır. (2015 yılı Haziran seçimlerinde oluşan sonuçlar uyarıdan ziyade kafa karışıklığı ve etkili dezenformasyon başarısı ve siyaset mühendisliği eseri olarak görüyorum.)
Malatya’da kısmen tartışılabilir olsa da neredeyse herkesin ve kesimin ortaklaştığı en son heyecansız seçim ne zamandı sorusunun cevabı 31 Mart 2024 olarak tarihe geçecek gözüküyor.
Heyecanı yok eden ilk şey sanırım şu oldu: Neredeyse tüm siyasi klikler diğerlerine SİZ GİRMEYİN BİZ SEÇİME GİRELİM VE KAZANALIM absürtlüğü ile start verdiler.
28. Dönem Milletvekilliği ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşanan ve ilk örneği Muharrem İNCE’ye yapılan ÇEKİL baskıları, tehdit, şantaj vs. o kadar kabul görmüş olmalı ki 2024 yerel seçimlerinde de maalesef benzerlerini gördük. Bir yandan X Partisinin hangi ilde seçimlere girip girmeyeceğini tartışırken, diğer yandan da karşılıklı taviz ve menfaat paylaşımları ile kimin nerede aday olarak gösterileceği tartışmalarının da yaşandığına şahit olduk.
Her Seçim Propagandası döneminde olduğu gibi bu dönemde de Aday olan her parti kazandığını, gümbür gümbür geldiğini ifade etmekte pek de beis görmemektedir.
Seçimlerin sonuçlarını sadece sayılar ve matematiksel kavramlarla heyecanla ifade etmek mümkünse de açıkçası Siyasi Heyecan yaratmadığı artık çok net görülmektedir.
Sorumluların sorumsuzluklarını normalleştirdiği, hiç kimsenin yaptığının sonuçlarına katlanmadığı, yapanın yaptığının yanına kar kaldığı, adalet, liyakat ve meşveretin hak getirdiği imajı gençler başta olmak üzere siyasete karşı duyarsızlığı arttırmakta ve heyecanı yok etmektedir.
2024 Yerel Seçimleri ile ilgili söylenebilecek en önemli şey Malatya özelinde Sadece Ak Parti için değil CHP ve diğer partilerde de BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLARININ ATAMA YOLUYLA ADAY GÖSTERİLMİŞ olmalarıdır. 2015 Milletvekilliği, 2014 Büyükşehir Belediye Başkanlığı Seçimlerinde AK PARTİ Aday Adayı da olmuş olan Prof.Dr.İbrahim GEZER BAĞIMSIZ BELEDİYE BAŞKAN ADAYI olarak seçmenin tercihine teslim olmuş Genel Merkezlerden atanmamış tek aday olarak istisna bulunmaktadır.
2024 Yerel Seçimlerinde Malatya’daki ADAYLARIN:FARKLI PARTİLERİN TABELALARI ALTINDA BULUNAN AK PARTİ’li Siyasetçilerden oluşması Siyasi Araştırmacıların ilgilenmesi gereken bir konudur.
2019 Seçimlerinde AKÇADAĞ VE ARAPGİR Mevcut Belediye Başkanları Ak Partiden Aday Gösterilmedikleri için İSTİFA EDEREK AYNI İSİMLER YENİDEN BELEDİYE BAŞKANI SEÇİLİNCE Yerel ve Genel Merkez Teşkilat Yöneticilerinin bu durumları görmezden gelmeleri de ayrı bir Siyasi Araştırma konusu edilebilir.
2019 Yılında yaşanan Yerel Seçimde elindeki 2 Belediye Başkanını YANLIŞ ADAY GÖSTERMEK ve YANLIŞ KARARDA ISRARI nedeniyle kaybeden Ak Parti Genel Merkez ve Taşra Teşkilat Yöneticilerinin hiçbir şey olmamış gibi normal rutinlerine devam ederek 2023 seçimlerinde de adeta ödüllendirilmiş olmasındaki siyasi handikap ve ciddiyetsizlik, 2024 seçimlerindeki Aday Belirleme süreçlerinde de tekerrür etmiş gözüküyor. Şöyle ki Akçadağ, Arapgir yanında Yazıhan, Kale, Darende gibi ilçelerde de Ak Parti ile yarışan Belediye Başkan Adaylarının eski AK PARTİ’li olmaları düşündürücüdür.
Sadece Belediye Başkan Adayları değil, Belediye Meclis üyelerinde de aynı durum söz konusudur. Saadet Partisi Battalgazi Belediyesinin 1.Sıra Meclis Üyesi Adayı Mehmet HASKUL ve bir çok belediye meclis üyesi adayı da bu konuda örnek gösterilebilir.
Bu durum Ak Parti’nin bir Siyaset Okulu olduğunu düşündürse Türkiye Demokrasisi adına önemli bir kazanım olacak ve Siyasete güven ve Siyasi Heyecanı ateşlemeye devam edecektir. Ancak durum hiç de böyle değildir. Sadece Malatya özelinde değil tüm Türkiye’de Ak Parti küskünleriordusunun yaratıldığı bir gerçektir. Küskünlüklerin araştırılması ve giderilmesini tercih etmek yerine adeta körüklenmesi ancak klikleşme ve zümre partisi olma çabalarının görmezden gelinmesi ile mümkün olabilir.
Yıllarca Ak Parti’de görev alarak, Partinin ve Devletin çeşitli Makam ve Mevkilerinde bulunmuş olanların bu seçimlerde kabuğuna çekilip ta ki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın MALATYA MİTİNGİ sonrasında emri ile sokağa çıkmaları ve atanmış da olsa seçime girecek Ak Parti Belediye Başkan Adaylarına zoraki destek istemeleri da haydi düşündürücüdür.
Ak Partinin Makam ve Mevki anlamında her kademesine gelmiş uğruna 3 Dönem Kuralı başta olmak üzere siyasi taahhütleri ihlal edilmişlerin, Cumhur İttifakı içinde olsa bile başka bir partide yönetici olan kardeşini bile Ak Parti’de tutamayanların, AK PARTİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYI SAMİ ER için oy istediği ve seçim çalışması ziyaretleri yaptığı ve başkaca absürtlüklerin deyaşandığı bir seçim propaganda dönemi geçiriyoruz.
Kol Kırılır yen içinde kalır denilerek başarısızlıkları ve yapmadıkları ile birlikte yaptıkları da görmezden gelinen, geçenlerde kaybettiğimiz Rahmetli Alev ALATLI’nın ‘Her yasal olan Helal değildir.’ tespitine göre mevcut varlığıyla haramzade ve mutlak butlan olan birinin seçim çalışmalarında neredeyse hiç katılmadığı da gözden kaçmamaktadır.
15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan aşağılık FETÖ DARBE GİRİŞİMİNİ AK PARTİYE DARBE YAPILIYOR diye algılayarak Aziz Hemşehrilerimizi Ak Parti İl Başkanlığına çağıran Malatya Siyasetinin dehalarının dahi sahaya duayen olarak rica ve minnet ile sürülerek garip bir Seçim Propaganda çalışması yapıldığı günlerdeyiz.
Yaşananlar bir Yerel Seçim değil de At Yarışı olsa idi Son düzlüğe girdiğimiz bu günlerde, gelecek hafta bugün bu saatlerde neticesi açıklanmış olacak sandık sonuçlarına göre Malatya’da Ak Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sami ER’in Ak Partinin 2019 yerel seçimlerine göre oy kaybına uğrayarak da olsa Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş olması muhtemeldir. Bu konuda bir sürpriz olması;benim değil ama diğer partililer ve parti adaylarının ancaktemennisi olacaktır.
Sonuçları itibariyle 31 Mart 2024 Yerel Seçiminin yetkisiz yetkili, sorumsuz sorumlular başta olmak üzere herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi gerektiği gerçekliğiyle yüzleştiği ve başta apolitik genç kuşak ile tüm seçmenlerde bundan sonraki seçimler için bir heyecan uyandırmasını dilerim.
Yasin BİKRİYE
E-Mail [email protected]
