Köşe Yazıları

Ay Işığında

….Peş peşe hastalıklar, içinden çıkılmaz ailevi sorunlarla yorulup depresyondan dibe vurduğum, bir çıkış yolu bulamadığım o zor yıllarda, her gün işten eve döndüğümde hemen heyecanla posta kutularına bakardım. Bilmediğim bir yerden, kişiden mektup beklerdim geleceğinden çok emin gibi. O mektup o gece geldi işte. Ay ışığında…
Yorucu, zor hayatın sonunda, nerede hata yaptım sorgulamasıyla, kendimden kendime…

Sevgili Adevviye Şeyda; Bu sana ilk mektubum, biliyorum gözlerinin posta kutularında olduğunu, çok bekledin biliyorum..” diye başlıyordu..

_Sevgili Adevviye Şeyda; Bu sana ilk mektubum. Biliyorum yıllardır gözlerinin posta kutularında olduğunu, postacıları gözetlediğini, çok bekledin biliyorum. Sen de biliyordun aslında benim de her an seni gözetlediğimi. Sana sık sık, başka başka kişiler, olaylarla mesajlar gönderdim aslında. Bazen farkettin, aldın mesajı; bazende hiç anlamadın, saf saf bakındın neler oluyor diye.

Sorduğun her soruyu bendim cevaplayan. Hatta sana o maniyi söyleyen de bendim aslında, hani sarı saçlı, yeşil gözlü, küçücük bir kızken, öğle saatlerinde güzellik uykundan uyandığında, mahsuscuktan ağlayarak, nazlı nazlı gözlerini oğuşturarak anneciğine koşarken, anneciğinin sevgiyle kollarını açarak sana söylediği, o çok sevdiğin, sevindiğin, hiç unutmadığın mani;

Aman bu gelen kimin kızı,
Yanakları kırmızı,
Gerdanında beni var,
Sandım seher yıldızı!

O sığındığın sıcacık kucak benim kucağımdı. Seni sevgiyle saran kollar benim kollarımdı.O sarı, sırma saçlarını okşayarak tarayan bendim, çok sevdiğin yakışıklı iki numara ağabeyin değil. Ağladığında boncuk gözyaşlarını silen de bendim, yufka yürekli, maviş gözlü dört numara ağabeyin değil.

Hani hep aklına gelmeyen kötü şeyler olduğu için, hiç kötü bir şey olmasın, hiç kimse ölmesin diye, aklına hep kötü şeyler getirmeye çalıştığında, sana oyun oynayan, aldatan da bendim.

Hiç bir zaman başaramadın kötü şeylerin olmamasını, bütün kötülükleri aklına getiremezdin çünkü sevgili Adevviye Şeyda ! Senin tertemiz, küçücük zihnine sığmazdı bu dünyanın bütün kötülükleri…

Şimdi aklıma geldi, yaşadığın zor hayatı, maruz kaldığın haksızlıkları düşününce; Yoksa sende hani, “Beni öyle büyüt ki Rab’bim, cehennemi tek başıma doldurayım, başka hiç kimseye yer kalmasın.” diyen Hz.Ebubekir gibi, tüm kötülükleri ben yaşıyayım da başkasına kalmasın diye mi uğraştın bu kez de, aklına getirerek önleyemeyince?

Ah sevgili Adevviye Şeyda ah! Başkalarına zarar vermeyeyim düşüncesiyle, yanlış kararlar, davranışlarla, sevgin ve iyiliğinle yola getirebileceğini zannettiğin kötülere tükettirmeseydin kendini bir ömür boyu, kim bilir neleri başarır, daha ne kadar sevgi dolu olup tüm dünyaya yayardın sevgini, güzelliklerini…

Hani o dinlerken çok içlendiğin Fadime gelinin türküsündeki gibi. Sen kötünün harcı değildin; Küçüklükten meraklıydın, hazırdın okumaya, öğrenmeye, iyilik meleği olmaya. Dahası izlediğin Leyla ile Mecnun ve hatta kadın evliya Rabia filmlerinden sonra ne çok yakışmıştın baş rollere hayalinde. Bu büyük rollerin bedelinin ne kadar ağır olacağını hiç düşünmemiştin…

Börülce çiçeklerinin arasında tek başına dolaşıp düşünürken, Allah’ını görmeyi dilerken, neden göremezmişiz ki Allah’ımızı diye o küçücük kafanı yorarken, asmaların arasında, Mecnun gibi güneşe bakarak Leyla Leylaaa! diye provalar yaparak inlerken çok tatlıydın. Ne kadarda gönüllüydün aşk uğruna acılar çekmeye daha o yaşında…

Sen Bozdağların eteğinde, Gediz ovasında, her biri birbirinin aynı, basit ama tertemiz, mutlu çocukluk günlerinde, güneşin doğuşu ve batışını izleyerek derin hayallere dalan; yemyeşil bağların arasında küçücük bir bağ evinde, abilerinin çaldığı bağlama, kaşıklara türküleriyle eşlik eden, kümes dolusu tavuklara masallar anlatan, yemyeşil kırlarda kuzularını otlatan cıvıl cıvıl, tatlı, küçük bir muhacir kızdın.

Bağevinin yanında abilerinin kurduğu sazdan çardakta saatlerce yıldızları seyrederdin geceleri. Kimse duyup rahatsız olmasın diye kulağını dayayıp büyük aşk hikayelerini dinlerdin radyodan büyük bir hevesle, içler geçirerek, ahlar çekerek daha o yaşında. Çok geçmeden başına gelecekleri, tekamülün için sana hazırlanan acı sürprizleri bilemezdin…

İlla Aşk / Adevviye Şeyda

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu