AnalizDünyaGenelGündemKöşe YazılarıManşetMedyaSiyaset

ARAMIZDAKİ DÂHİLERİN YETİŞTİRİLMESİ II

Geçen haftaki yazımızda, dahi/üstün yetenekli çocuklarıtanıyabilmek/fark edebilmek için onların sergiledikleri tutum ve davranışlar konusunda uzmanların görüşlerini belirtmiş, anne babaların, öğretmenlerin bu konuda bilgi sahibi olmaları gerektiğine dikkat çekmiştik. Bu yazımızda ise dahi çocukların yetiştirilmesi için nasıl bir eğitim programına tabi tutulmalarıgerektiği üzerinde duracağız. Zira, ancak eğitimle dâhilerinperformansı artırılabilir ve potansiyellerinin ortaya çıkması sağlanabilir.

Dahi çocukların eğitim programları, bütünlüklü bir yaklaşımla hazırlanmalıdır. Yani çocuğun zihni terbiyesinin yanında vicdani, ahlaki ve fiziki gelişiminin birlikte bir bütün olarak geliştirilmesi amaçlanmalıdır. Bir başka ifade ile bu çocukların bilişsel, duyuşsal ve sosyal gelişimlerini sağlamak önemlidir. Bu bağlamda dahi çocukların eğitim programlarının hazırlanmasında aşağıdaki faktörlerin göz önünde bulundurulması gerekir.

1. Öğrenme Bireysel Bir Faaliyettir: Bu bağlamda eğitim programları, dahi çocukların bireysel potansiyelleri, ihtiyaçları ve yetenekleri dikkate alınarak hazırlanmalıdır. Program, bire bir eğitimi esas alarak çocuğun güçlü yönlerini geliştirmesine ve zayıf yönlerinin ortadan kaldırılmasınayardımcı olacak şekilde hazırlanmalı ve uygulanmalıdır…

2. Esnek Öğrenme Yöntemi ve Yaratıcı Düşünme:Programlar, dahi çocukların öğrenme yöntemlerine göre esnek ve ilgi çekici olmalı. Aynı zamanda çocukların merakını artıracak, tahrik edecek şekilde kurgulanmalı.

3. Ekip Çalışması ve Sosyal Beceriler: Bu çocukların sosyal yönlerini geliştirmek için proje bazlı ekip çalışmalarına önem verilmelidir. Böylece diğer çocuklarla işbirliği yapma becerileri ve ekip ruhunu kavrama yetileri geliştirilmelidir. 

4. Eleştirel ve Bağımsız Düşünme Becerileri: Eğitim programlarında dahi çocuklara, karmaşık problemleri çözme ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirecek öğrenme fırsatları verilmelidir… Analitik düşünmeyi teşvik ve tahrik edici faaliyetler, zorlayıcı, uyarıcı sorular sormaları, bulmacalar, oyunlar ve tartışma ortamları oluşturulmalıdır.

5. Olumlu ve Destek Ortamı Sağlanmalı: “Marifet iltifata tabidir” sözü bu çocukların eğitiminde görev alanların unutmamaları gereken bir ilkedir. Dahi çocuklar eğitim ortamında sürekli desteklenmeli ki daha ileri düzeyde performans sergilesinler. Sanatçının gıdasının alkış olduğu gerçeğinden hareketle bu çocuklardan da takdir/teşvik esirgenmemelidir. 

6. Değişik Alanlara Dengeli Yaklaşım: Dahi/üstün yetenekli çocukların akademik alanları yanında sanat, spor vb. alanlara duydukları ilginin de dengeli olarak karşılanması ve desteklenmesi gerekir. Bu bağlamda duygusal ihtiyaçlarına karşı duyarlılık gösterilmeli ve özgüven kazanmaları teşvik edilmelidir. İlgi duydukları alanlarda fırsatlar dengeli olaraksunulmalı ve yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olunmalı.

7. Eğitim Sürecinde Okul/Aile İşbirliği: Dahi çocukların eğitim sürecinde ailelerin okul ile işbirliği içinde aktif rol almalarına fırsat verilmeli. Bu bağlamda ailelerin, çocukların ilgi alanlarına yönlendirilmelerine ve eğitim süreçlerine destek olmalarına fırsat verilmelidir.

8. Fiziksel Gelişimleri: Dahi çocukların sağlıklı bedenselgelişimleri için bedensel aktiviteler ihmal edilmemeli. Programda düzenli eksersizlere, sağlıklı yaşam alışkanlıklarına önem verilmelidir.

9. Eğitimden Maksat Özgür Birey: Dahi çocukların özgürce keşfetmelerine ve ilgi alanlarında derinleşmelerine ilişkin ihtiyaç duydukları destek ve ortam sağlanmalıdır. Bu manada bu çocukların merakları artırılmalı ve ilgi duydukları alanlara yoğunlaşmalarına gerekli destek verilmelidir.

Sonuç olarak gelecekte toplumun motor gücü ve paratoneri olacak dahi çocukların eğitim programları, onların zihinsel, bedensel, ruhi ve ahlaki manada bütünlüklü, dengeli gelişmelerini sağlayacak şekilde hazırlanmalıdır. Bu konuda her türlü destek sağlanmalı, hiçbir fedakarlıktan kaçınılmamalıdır. 

Dahi çocukların tespiti, yetiştirilmesi, sahip çıkılması, ülkede kalması toplumumuzun varlık ve beka davası olarak algılanmalıve değerlendirilmelidir.

Dr. Kadir Çetin

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu