Recep Tayyip Erdoğan’ın Malatya ziyareti 

Öncelikle şunu söylemekte bir beis görmeyeceğim. Siyasi yorum, siyasi analiz, makale, anekdot, tasvir, tanımlama, siyasi konulu görsel ne yaparsan yap kimseyi memnun edemiyorsun. Hangi siyasi figür, hangi parti olursa olsun ne yazık bu konuda kimse adil davranmıyor. “Objektif olmak” gibi kırmızı çizginizde direttiğiniz sürece marjinallikten öteye geçmenize izin vermezler. Sosyal paradoks sorunu da tam olarak burada başlıyorki toplum ile siyaset-siyasetçi arasında derin bir uçurumun oluşmasına neden olması son derece doğal bir gelişme.

O nedenle İlimiz Malatya’yı bir yazı ile anlatmak talihsizlik sayılır. Her dönem, ve o dönemin mevcut siyasetçilerinin gözünde Malatya’yı özel kılan ana etkenler var olmuştur hep.

Özelikle Malatya’nın bir tarih kavşağında yer alması, kültürel birikimi, doğal zenginlik kaynakları, tarihe yön veren misyonuyla her dönem siyasetin odağı olmasında öne doğru iteklemiş… Özel bir coğrafyada yer alması başlı başına bir şans eseri zaten. Mezopotamya’nın tam kalbini oluşturuyor. Fırat’ın koynunda zengin, varlıkları bol bir şehir. Sentezi, sosyal dokusu, matematiği, felsefesi, yetiştirdiği önemli insanlar ve bir çok diğer ayrıcalığı Malatya’ya özel bir ilginin doğmasına neden olmuş, bu ilginin gelişmesine bağlı olarak Malatya ili bölgesel hinterlanda çok başka bir imajla farklılığını hissettirmeyi başarmıştır daima. 

Onun için Malatya’ya uğrayan bir siyasetçi, akademisyen, bilim insanı, tarihçi, siyasetçi, sanatçı tahlillerini gerçekleştirirken; genel hatlarıyla ülkemizin ortalamasına yakın müsait veriler elde edeceğini bildiğinden, buradaki kat sayı oranı geleceği biçimlendirmede olağanüstü bir rol oynadığı bilinmektedir.

Yani bir siyasetçi Malatya’daki atmosfere bakıp önündeki üç ve beş yılın kendisi için hangi verimlilikte geçeceği hususunda –ülke geneli– çok yakın tahmini sonuçlara ulaşması elde değil.

En son, cumartesi günü (22 Ekim 2022) itibariyle ziyaretçiler listesinden Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan vardı. Erdoğan Malatya ziyaretinde bir dizi açılış yaptı, halkımıza seslendi, şehrimize misafir oldu dahası aslında bir nevi Malatya kamuoyu hakkında anket yaptı/yaptırdı demekte mümkün. 

Bizlerde makuliyet seviyesinde Erdoğan’ın ilimiz ziyaretinde objektif bir gözle değerlendirmelerimizi siz değerli okuyucularımızla paylaşacağımızı söylemiştik. Tıpkı BTP genel başkanı Hüseyin Baş’ın Malatya’da düzenlendiği konferans ile Yeniden Refah Partisi genel başkanı Dr. Fatih Erbakan’ın il yönetimi tarafından düzenlenen kongreye katılımım sonucunda gözlemleyebildiklerimizi objektif bir dille yazdığımız gibi. 

Erdoğan ziyaretinin olumlu ve olumsuz yönlerini maddeler halinde sıralamaya geçmeden önce; belirtmek istediğim “iki ayrı husus” var:

Birincisi: Aylardan beri özenle hazırladığımız bir dosyayı  önemli bir kaynak üzerinden cumhurbaşkanımız Erdoğan’a ulaştırmayı başardık. Raporlar halinde hazırlanmış dosyada bu şehrin temel sorunları, siyaset biçimi, siyasilerin toplumla diyalog şekline kadar raporlar, bazı veriler ile belge ve dökümanlardan oluşan akademik formda hazırlanmış çalışmayı halkımız ve Malatya’nın geleceği adına önemli bir çığır sayılacak beklentilerimizi hazırlayıp ulaştırdığımızı bilmenizi isterim. 

İkincisi: Siyasilerimizi halkın sorunlarıyla muhatap olmaları noktasında bir daha çağrıda bulunmak istiyorum. Hatta yalvarıyorum. Allah rızası için, çoluk çocuklarınızın sadakası olsun. Toplumun sorunları var, yokmuş gibi gösterebilirsiniz ama öyle değil. Biraz, az biraz ilgilenseniz olmaz mı? Esefle ricadır…

Dedikten sonra şimdi izninizle kıyaslamaya geçeceğim!

Olumsuzluklarala başlayalım isterseniz

Güvenlik önlemleri elbet çok önemli ama çevre illerden getirilen polis sayısının istenilen ve gereğinden fazla olması; sokakta, bu kadar polise ne gerek vardı tepkisine neden olmadı değil. 

Program erken başladı, alana erken gelen bir çok vatandaş Erdoğan’ın konuşmasının gecikeceğini düşünerek geri döndü. Alandakiler kadar kişi sayısı da alanı boşalttı.  

Erdoğan’ı dinlemek üzere alana gelen yaşlı nüfusu düşünülmemişti, beklemekten yorulan bitap düşen orta yaş üzerindekiler yerlerde soğuk asfalt üzerine oturmaya başladılar. Halbuki belli bir yaşa mahsusen kenarlara bir bank tarzı oturaklar konulabilirdi. 

Erdoğan’ı dinlemek için köylerden gelenler izleyemeden geri gittiler. Çünkü herkesin şahsi aracı olmadığı için minibüs saatleriyle çakışması üzerine programı terk etmek zorunda kalanların sayısı da had safhadaydı. 

Bir müjde verilmedi mesela. Malatya halkının en büyük beklentisi Erdoğan’ın tıpkı fındık ve üzüm de olduğu gibi kayısı taban fiyatını açıklaması idi. Öyle bir taban fiyat açıklanmadı örneğin. 

Program hep kapalı alanlarda gerçekleştirildi. Halka açık veya bir esnaf ziyareti de dahil edilebilirdi. Mesela Erdoğan’ın Malatya’da esnaf ziyaretleri hiç olmamıştır. Veya bir şehit ailesine misafir olabilirdi. Son aylarda Malatya oldukça şehit verdi. Yeniden Refah partisi il başkanı Bilal Yıldırım Fatih erbakan’ın programında olmadığı halde Erbakan’ı bir şehit ailesine misafir etmeyi araya sıkıştırmayı başardığını görmüştük. Siyasilerimizin bir tutarsızlığı olarak not edin sizler. 

Çevre illerden kapalı spor salonuna bir çok genç getirilmişti vs. 

Malatyalı olup terörle mücadelede şehit düşen vatan evlatlarının fotoğraflarından oluşan bir afişte asılabilirdi. 

Alan etrafına konuşlu 22 tır kamyon Erdoğan afişlerinin asılması İçin vitrin olarak mı kullanıldı yoksa miting alanındaki farazi eşyaları başka bir il’e taşımak üzere o kadar kamyon mu kullanılıyor doğrusu pek anlayamadım. 

Yalnış olmazsam Malatya’nın AK partiden 2 milletvekili daha vardı. Ahmet Çakır ve Hakan Kahtalı. Bizat tüm kareleri tarattım hiç birinde göremedim. Reisin sorumlu oldukları şehirlerini ziyaret ettiği esnada yanında bulunmamaları acaba çok daha önemli ne işi olaki? Sorusunun cevabının merakı içine düştük. 

İhsan Koca milletvekili olmak için bir çok adım attı, inşallah reis tarafından sadece birisi görülmüştür. 

Osman Güder’de Büyükşehir’e talip, istemem ama yapsanız yok demem cinsinden…

Olumlularına gelirsek: 

Erdoğan’ın ilimiz ziyareti farklı bir hava soluk getirdi. Halde bir esnaf 350 kg turşuluk salatalık sattığını söyledi. Normal günlerde 50 kg geçmezmiş. Erdoğan’ı izlemeye gelenler turşuluk malzemesini de alıp götürmesi örneği bile başlı başına artı bir örnek. Bir günlüğüne de olsa esnafın ticaret hacmi diğer günlere nazaran arttı. 

Şehir yolları, parkları, bahçe parklar restore edildi. Her taraf yıkandı temizlendi. 

Pütürge ekibi ile birlikte gelirken kubbe dağı zirvesinde, Pütürge belediyesi tarafından tertiplenmiş 500-600 arası kişi lahmacun ayran keyfini yaşadı. 

Büyükşehir Belediye başkanı Selahattin Gürkan başroldeydi veya Erdoğan’ın gürkanla daha çok yakınlık kurması çok afaki şekilde göze çarpıyordu. Erdoğan konuşmasında Gürkan patentli bir çok söz kelime kullanması da buna delil gösterilebilir. 

40 yaş ve üzerinin Erdoğan sevgisi tartışmasız tüm süreçlere rağmen etkilenmemiş olduğuna tanık olduk. 

Siyasilerin Erdoğan gözüne girmeleri için rutin harici davranışları karnesi zayıf gelecek öğrencinin durumu kurtarması için öğretmenden not istemesi gibiydi. 

Tahminimce alana gelmiş kişi sayısı 12-15 bin arası. (Kendi şahsi tahminim)

kimliğim basın protokolde akridite edildiği halde alanda halkımız arasına karıştım. Tanımadığım bir çok insanla sohbet ettim. Alanın nerdeyse her tarafını gezdim, gözlemledim, insanların zorla alana getirildiğine dair en küçük söylemle karşılaşmadım. Aksine Erdoğan’a karşı halen büyük bir sempati ve sevgi olmasından kaynaklı insanlarımızın Erdoğan’ı izlemeye geldiğini fark ettim. 

80-85 yaş üzerinde alana Erdoğan’ı izlemeye gelenler vardı. 

Erdoğan Malatya mitinginden sonra bir çok siyasetçinin üzerini çizecek, Malatya ile ilgili kafasını karıştıran bazı soru işaretlerinin biriktiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. 

Recep Tayyip Erdoğan Malatya’mızın bir misafiriydi. Kaldıki ülkemizin Cumhur’u-reisi ve tabiki bir baş komutan… Elbette gerekli önem, hassasiyet, misafirperverlik, gerek devlet erkanı gerek siyasiler bu konuda hepsi üzerine düşeni fazlasıyla yaptıklarını düşünüyorum. Sorunlarımız var mı, var! Ekonomik sorunlar toplumumuzun birinci öncelikleri arasında geliyor. İşte yukarıda ki paragrafta siyasilere serzenişim bu konu üzerine. Israrla yukarıya insanların sorunları bildirilmediğini fark ettim. Mesela biri çıkıp reisin kulağına “Malatyalılar sizden kayısı taban fiyatını açıklamanızı istiyor” deseydi, 20 yıl oldu, artık bizlerde Erdoğan’ı az çok tanıyoruz. Vallahi de billahi de eksik yada fazla bir rakamı mitingde patlatacaktı. Reis yapardı bunu. Ama demiyorlar, suçlu burda Erdoğan mı, seçtiğimiz siyasiler mi? Erdoğan’da önüne gelen raporlar, notlara göre hareket eder. Tek tek insanlarla konuşacak hali yok. Yani siyasiler yapmıyor veyahut yapamıyorlar. Yada beceremiyorlar! Bilemiyorum. Tek bildiğim reisin kafasını bir şeyler Malatya’da bozduğu… Tarihe bunu da not edin. Yakın bir zamanda belki farklı şeylerle karşılabilmemiz an meselesi. 

Etiketler:

Yorumlar kapalı