Bir yerel seçim arafesindeyiz. Sokakta, parkta, minibüste, kahvede, her ortamda seçimin konuşulduğu ve neler olacağını merak edenlerin en önemli söylemi öncelikle aday isimlerinde düğümleniyor. Bunu sadece sokağın nabzını iyi analiz eden gözlemlerimize dayanarak söylüyoruz.
Bu adaylardan en önemlisi ve Ak Partiye farklı bir enerji katmış bulunan Prof. Dr. İlhan Geçit hoca Yeşilyurt için isabetli bir seçenek oldu. Zaten yıllardan beri bir bilim insanı olarak topluma faydalı olmaya çalışan İlhan Geçit bu kez siyaset mecrasında aynı birikimlerini sunmak üzere start aldı. Yine sosyal medyadan ve halkın temennilerine göre başarılı bir seçim çalışması yürütüğü söyleniliyor. Seçimi kazanmak üzerine oluşturduğu net tavrı insanlar tarafından git gide hissedilmeye başlandı.
Ak Partide son dönemlerde içe kapanık, monoton bir süreç izlendiği gözden kaçmıyordu. Önceki milletvekili seçimlerinde iyice ayyuka çıkan Ak Parti’nin Malatya’da “yerinde patinaj” hali yerel seçimlere kadar programsız bir düzende devam etti. Akabinde yerel seçimler kapıya dayanmış; kim aday olacak, sürekli değişen ve öne sürülen farklı isimler, havada uçuşan listeler, içerden adaylık yarışları, karşılıklı ayak oyunları derken nihayet ilk net liste yayınlanmış, il ve ilçe aday isimleri belirlenmişti. Ak Partide bazen süprizi manevralarla alışagelmişin dışında yöntemlere başvuruluyordu. Yeşilyurt’ta herkes Kahraman Kavuk ile Muhamet Yalçınkaya isminlerine odaklanmış beklerken hiç hesapta olmayan İlhan Hoca listede yerini aldı!
Geçit hocanın çok fazla bir siyasi kariyeri tecrübesi yoktu, sadece bilim insanı görevi esnasında geçmiş yıllara referansı onu tanımlamaya yetiyordu.
Turgut Özal Tıp Araştırma hastanesinde helen hekimlik görevini sürdüren ve toplumun gönlünde taht kurmuş, binlerce belkide on binlerce insanı sağlığına kavuşturmasının yanında bilakis onların gönlüne dokunmuş, insani yönden faydası olmuş, hayır dualarını almış İlhan geçit hoca ismi açıklanınca “tamam” demiştik. Çünkü şehri artık kutuplaştırmayan, herkesi kucaklayacak, samimi, vizyonu yüksek, kartviziti temiz, aklı başında, çalmayacak çırpmayacak, vicdanlı bir siyasetçi önümüze geliyordu.
Yeşilyurt değip geçmeyin, birçok açıdan önemli.
En önemlisi ve birincisi… Geçit Hoca şayet seçimi Kazanabilirse bu sezim, Mehmet Çınar döneminden kalma kötü imaj, en başta “insan kaçakçılığı” gibi aleyhte eylemlerde kendini tekrardan amorti etmesinin çarpan olacaktır. Yeşilyurt’u Malatya’nın en önemli ilçesi ama herkesin sabıkalı bildiği algısından kurtularak tekrar eski rakipsiz günlerine geri döneceğini umuyoruz.
İlhan geçit hocanın diğer önmeli özeliği; ne etnik yapı, ne milliyeti, inancı, memleketi ne olursa olsun tüm bireylere eşit – güçlü bir yönetim imkanı sağlayacağı beklentimiz hasıldır. Zira, Çınar döneminden tamamen soyutlanarak yeni radikal kararlarla, yeni bir ekiple denetimsiz, kontrolsüz, bazı grupların üstünlüğü sayesinde engelsiz bir yerel yönetim oluşturmayı başarırsa, yerine daha güçlü bir yönetimle ilçenin siyaset lokasyonu yeniden sil baştan dizayn olacağı mümkündür.
Yani İlhan Geçit hoca sadece Yeşilyurt için değil Malatya için de iyi bir fırsat. Beyaz hekimlik gömleğini çıkartarak, cerrah ustalığını siyaset denklemine aktarmak istediği arzusuna sahip çıkmalıyız hepimiz. Dahası da insanlarımızın hekimlik dönemlerinde nasıl ilgisini kazanmışsa, aynı başarıyı siyaseten kazanmak üzerine pekala davranmalıdır. Bu güne değin siyasette at koşturan eğitimsiz kıytırık dinazorlara rağmen pozitif farkının hissedileceği bir dönem başlayacak Yeşilyurt’ta.
Yeşilyurt demek Büyükşehir ölçeğinin yarısına tekabül eder. Yeşilyurt ranttan arındırılarak eski muntazam günlerine geri döndüğü taktirde bunun siyasi meşruiyeti Geçit’le gerçekleştiğinden; ayrıca, hocayı illerde aranılan önemli bir siyasi figür olarak işaretleneceği bilinmeli.
Özetle, İlhan Geçit hoca beyaz gömleğini çıkardı bir kere, koyu renk takımı ve kravatını giyinerek çıktı er meydana. Çıktığı bu yolda Yeşilyurt’u kazanmak üzerine konumlanmış bir rota üzerinde ilerliyor şimdilik. Rakipleri tabiki kendine göre güçlü. Hafife almak gibi bir şansımız olamaz. 31 Mart günü seçilen Geçit hoca olduğunda önünde gerçek anlamda çok farklı bir başarı iktidarının bilimsel dönemi başlayacaktır.
O yüzsen Yeşilyurt’u Kazanmak çok önemli. Ak Partinin de Büyükşehirden çok gözü Yeşilyurt’ta. Yeşilyurt’ta dönen ticaret çarkının büyüklüğü hatrı sayılır bir limitte. İşte Ak Partinin şehirde tekrar eski gücüne kavuşması ve yerini sağlam olarak konumlandırması bir nevi Yeşilyurt’u almasından geçiyor, Bu sürece kavuşma hedefli açısından 31 Mart önemli bir takvim. Yeşilyurt teşkilatı, özelikle kadın kolları İlhan Geçit hoca için gecesini gündüzüne katarak çalışmalar yaptığını görmemiz ondan. İlhan Geçit hocanın marka değerini bilip ona göre sahip çıkmaları kadar daha doğal ne olabilirki? Mahalle, köy ve saha çalışmalarını ona göre sürdürdükleri tabiki ayan beyan.
Bu arada Yeşilyurt kadın kolları demişken kısadan hisse az değinmek istiyorum “yiğidi öldür hakkını yeme” derler bizde. Elimize geçen bilgiler dahilinde Yeşilyurt kadın kolları çok aktif, vızır vızır çalışıyorlarmış. Her mahalleye, eve girdikleri, ziyaret ettikleri bilgisi aktarılıyor tarafımıza. Ciddi yardımlar yapılıyor. Hatta ll kadın kollarından daha aktif, fazla çalışma yaptıkları vs. Emeğe lsaygı diyelim lütfen…
İkincisi ise… malum ciddi bir ekonomik kriz dönemi içerisindeyiz. İster kabul edin ister etmeyin insanlarımız çok zor geçinebilmekteler. Tüm Türkiyede olduğu gibi Malatya’da da ekonomik krizin etkisinde ve pek gün yüzüne henüz çakmamış büyük sorunlar telaki ediyor. Seçimden sonra ekonomide kemer sıkma ve acı ilaç dönemi başlayacağı gibi iddialar sıkça dillendiriliyor. Bunun tabiki yan etkilerinin Geçit hocanın seçimde, alacağı oy oranlarını da etkileyeceğini buraya not düşmeliyiz. Üstüne bir de 11 il’i vuran depremin Malatya’da yaptığı yıkımın bilançosunu tüm sürece eklediğimizde gerisini varın sizin düşünün. Yani toplumun kafası karışık, canı sıkkın, huzursuz, Geçit hoca seçim çalışmalarını periyodik olarak bu psikolojik tahlil üzerinden sürdürmesi kaçınılmaz olmalı. Ki, asıl hekimlik vazifesi bu seçim programında kullanabilme yetkisini kendine verebilirse; toplumun dilini, nabzını, hikayesini ve beklentilerini iyi tahlil ederse bu kritik süreçte az hasarla çıkacağı bilinmesi gerekli bir durum.
Üçüncüsü ise… Meselenin özü… Meselenin özünde doğruluk, dürüstlük, kirlenmemiş, temiz, rantçı olmayan, liyakatli isimlerin artık bir yerlere gelmesinde önünün açılması olmalı. Ak Parti gördüğümüz kadarıyla bu seçimde başarı hikayesine Yeşilyurt üzerine oluşturacak. Büyükşehiri alabilmesi düşük çihtimaller dahilinde. Lakin Yeşilyurt Ak Parti için çantada keklik olarak görmesi bir yana öne koydukları aday formu bu durumu daha da garantilediğini görmekteyiz. Bana göre Geçit hoca kazanamama riskinden oldukça uzak yerlerde. Büyükşehir ve Battalgazi’ye göre stres testini geçti. Kendisine hedef koyduğu basamaklarda ilerlerken samimi ve dirayetini de Yeşilyurt halkına yansıtıyor olması ne ala. Hekimlikten gelme çiçeği burnunda siyasetçi Geçit hoca diğer siyasiler gibi gerilim, polemik, geri vites yapmaktan beslenmeye tenezzül etmeyeceğinden emin olmamız gibi mühim bir avantajı var. Daha çok referansı akademik ünvanı, dili ve bilgisi olacağını da aynı şekil biliyoruz.
İşte böyle. Elimizde İlhan Geçit hoca gibi pırıl pırıl bir akademisyen hazır bekliyor. Artık hekim olarak değil standart bir siyasi olarak onu göreceğiz karşımızda. Belkide böyle olmalıydı fazlası olmaz zaten. Ak Parti’yi genelde eleştirmek üzerine Yazılarımı inşa ettiğimi bilen bilir. Çünkü eski o ilk gözümüzü açtığımızda tanıdığınız Ak Parti yerine kodları tamamen evrim geçirmiş, çok farklı bir konsensüslara savrulduğunu görünce mevcut hatalarını telafuz etmek vatan, millet, memlekettimiz açısından gerekli olduğu aşikar bir netice. Ama aynı eleştirisel düşünecemizi İlhan hoca için rafa kaldırmayı vazife saymaktayız. Asıl vurgu yapmamız, ve üzerinde durmamız gereken yer de burası. Rastgele, at gözlüğü ile eleştirmiyoruz insanları. İyiye iyi demekte bir erdemliktir. Bir partili değilim ben. Sade ortada bir vatandaş olamaz mıyız? Parti ismi logosu fark etmez, şayet o parti çatısı altında İyi olan kim var ise onları da elbette dile getirmek erdemliği garantimiz altındadır. Aynı şey beceriksiz, art niyetliler içinde.
Doğanyol ilçemizde örneğin Hakan Bay gibi tüm bölgenin saygı duyduğu bir isim var. Büyük şehirden uzakta en kuytularda bir adresi yönettiği için kumaşının kalitesini görmüyor olabilirsiniz ama geleceğimizde bu isimlere ihtiyacımız olacak bizim. Şimdiden not düşmeliyiz. Öznur Çalık geride bıraktığı en önemli projesi nedir diye bir sual gelse, tartışmasız “Hakan Bay’ı 2018 seçimlerinde Doğanyol’a aday olması için ikna etmiş olmasıdır” diyebiliriz. Çünkü karakteri yüksek insani notlarla dolun. Halbuki kendi halinde, tertemiz, hiç bir siyasi muhasebeye bulaşmamış bir devlet memuru iken bu gün gerçeği söylemek gerekirse diğer Ak Partili aday veya yöneticiler Hakan Bay’ın ortaya koyduğu siyaset modelini takip ederlerse ülkemizde hiç bir sorun kalmaz. Bu da dördüncüsü olsun.
