Ekonomi

Medipol'den "norovirüs" değerlendirmesi

- Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Esin Korkut: - "Norovirüs, genellikle yiyeceklerden, sulardan ya da kişisel temaslardan bulaşır ve bulaştıktan sonra 48 saat içerisinde bulantı, kusma, karın ağrısı ve ishal gibi belirtilere yol açar"

İSTANBUL (AA) - Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Esin Korkut, ishal, bulantı ve kusmaya neden olan norovirüse ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Hastaneden yapılan açıklamaya göre, dünya genelinde yayılan ve yüksek bulaşıcılığıyla dikkati çeken norovirüs, şiddetli ishal ve kusma vakalarında belirgin bir artışa neden oldu.

Mide ve bağırsakları etkileyen virüs, özellikle kalabalık ve kapalı ortamlarda hızla yayılabiliyor.

Belirtiler genellikle virüsle temastan 12-48 saat sonra ani olarak başlıyor ve mide bulantısı, kusma, ishal, karın krampları gibi semptomlarla kendini gösteriyor.

Salgının kontrol altına alınabilmesi için hijyen kurallarına sıkı sıkıya uyulması, ellerin düzenli olarak yıkanması ve enfekte kişilerle temastan kaçınılması gerektiği vurgulanıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Esin Korkut, norovirüs enfeksiyonunun kontamine gıdalar, su ve yüzeyler aracılığıyla bulaştığını ifade ederek, enfekte kişilerle yakın temasın da hastalığın yayılmasında önemli bir rol oynadığını belirtti.

Özellikle bebekler, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlarda belirtilerin 3 günden uzun sürüyorsa mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiği vurgulayan Korkut, şunları kaydetti:

"Norovirüs, bir virüs olup gastroenterite, yani ishal, bulantı ve kusmaya neden olan, salgınlara yol açabilen bir etken olarak karşımıza çıkıyor. Genellikle yiyeceklerden, sulardan ya da kişisel temaslardan bulaşır ve bulaştıktan sonra 48 saat içerisinde bulantı, kusma, karın ağrısı ve ishal gibi belirtilere yol açar. Özellikle kapalı ortamlarda, mevsim ayrımı olmaksızın, kışın daha fazla bulunduğumuz için okullarda, kreşlerde ve hastane ortamlarında virüs, hasta kişilerin birbirleriyle teması yoluyla yayılabilir ya da kontamine olan gıdalardan ve sulardan bulaşabilir."

Korkut, hastalıkta hafif ateşin görülebileceğini kaydederek, hastalığın genellikle sulu ishal şeklinde seyrettiği bilgisini paylaştı.

Belirtilerin genellikle en geç 3 gün içerisinde kaybolduğu belirten Korkut, "Ancak bazı vakalarda ishal uzayabilir. Özellikle bebekler, yaşlılar, bağışıklık sistemi zayıf olanlar ve gebelerde ishal vakaları uzamaya başladığında, kanlı ishale dönüşüyorsa veya ateş yükseliyorsa mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekmektedir." açıklamasını yaptı.

- "Hastalık kendi kendini sınırlayabilir"

Korkut, Norovirüs'ün gıda ve sulardan yayılabildiği gibi insan yoluyla da bulaşabileceğini belirterek, "Hijyen çok önemlidir. Özellikle el temizliği, tuvaletten çıktıktan sonra ve gıda hazırlarken mutlaka el temizliğine özen gösterilmelidir. Masaların ve diğer yüzeylerin temiz olması gerekir. Gıdaları temizlerken, özellikle meyve ve sebzeleri bol su ile yıkamak önemlidir." ifadelerini kullandı.

Hastalıklı kişilerle temaslarda, el hijyenine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Korkut, "Gerektiğinde kalabalık ortamlarda maske kullanımı tavsiye edilir. Norovirüs, hem insandan insana temas yoluyla hem de gıdalardan ve sulardan bulaşabilen bir hastalıktır. Tedavisi genellikle basittir ve hastalık kendi kendini sınırlayabilir. Yaklaşık 48 saat içerisinde bulantı, kusma ve ishal kendiliğinden geçer." açıklamasında bulundu.

Korkut, virüse yakalanılması durumunda istirahat, bol sıvı alımı ve beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, özel bir tedavi yönteminin olmadığını, istirahat, bol sıvı alımı ve beslenmeye dikkat edilmesinin önerildiğini aktardı.

Hastalığın virüs kaynaklı olduğu için antibiyotik tedavisi uygulanmadığını ifade eden Korkut, şunları kaydetti:

"Ancak hastalık ilerlerse, bağışıklık sistemi zayıf olanlarda ateş yükselirse, halsizlik, yorgunluk, baş dönmesi meydana gelirse, çocuklarda ağlama nöbetleri başlarsa veya kanlı ishal görülürse mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Özellikle kış mevsiminde, kapalı ortamlarda daha fazla bulunduğumuz için temas sıklığı artar ve hijyene daha fazla önem vermek gerekir. El hijyeni bu noktada çok önemlidir, mutlaka su ve sabun kullanılmalıdır. Mevsime uygun olarak, özellikle meyve tüketimine ve vitamin desteğine de önem verilmelidir."