CENEVRE (AA) - BM İnsan Hakları Konseyi'nin 58. Oturumu'na katılmak üzere Cenevre'de bulunan Edwards, AA muhabirine, Suriye'de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından yaşanan süreçle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Edwards, 8 Aralık 2024'te Esed rejiminin devrilmesiyle Suriye'deki durumda önemli bir değişiklik olduğuna işaret ederek halihazırda Suriye'de nasıl bir reform gerçekleştirileceği konusunda tartışmaların sürdüğünü kaydetti.

"Mağdurların ve işkencelerden kurtulanların, bu sürecin bir parçası olması çok önemli. Bu süreç boyunca işkence mağdurları ve bu durumdan kurtulanları savunanlar dahil, hayatın her kesiminden insanlar rol oynayabilir." ifadelerini kullanan Edwards, Uluslararası Adalet Divanında (UAD) Hollanda ve Kanada'nın ortaklaşa Suriye'ye karşı açtığı davanın sürdüğünü ancak koşulların değişmesi nedeniyle erteleme talebi olduğunu kaydetti.

Rusya: Avrupalı birliklerin Ukrayna'da bulunması, NATO'nun savaşa katılması anlamına gelecek Rusya: Avrupalı birliklerin Ukrayna'da bulunması, NATO'nun savaşa katılması anlamına gelecek

Alice Jill Edwards, mahkemeye ve davanın taraflarına, işkenceye maruz kalmış binlerce kişiye ait 34 ayrı iddiayı belgeleyen geniş bir dosya sunduğunu belirterek son 2 ayda ortaya çıkan ihlallerin, buzdağının sadece görünen kısmı olduğunu söyledi.

Raportör olarak BM ekosisteminin bir parçası olduğunu ve BM'nin Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonunun son süreçte Suriye'ye 2 ziyaret gerçekleştirdiğini takip ettiğini aktaran Edwards, Komisyonun, ocakta yaygın işkencenin yanı sıra hapishanelerde tutulanların maruz kaldığı son derece insanlık dışı gözaltı koşullarını belgeleyen bir rapor paylaştığını hatırlattı.

"Son 10 yılda Suriye topraklarında vahşetler işlendi"

Edwards, "(Komisyon) Bir bakıma, bu soruşturma sürecine öncülük ediyor ancak şimdiki soru şu; Topladıkları bilgiler, insanların hesap verebilirliğinin sağlanabileceği bir prosedüre nasıl aktarılabilir? Çatışmanın tüm tarafları için hesap verebilirlik olmalı. Son 10 yılda Suriye topraklarında vahşetler işlendi. Umutluyum ve tercihim, Suriyeli yetkililerin benimseyeceği ve ulusal aktörlerin yanı sıra uluslararası aktörleri de içeren karma bir mahkeme olması. Bunun, Suriye'yi gerçeğin söylenebileceği bir yola sokmanın en iyi yolu olduğunu düşünüyorum. Ancak en önemlisi hesap verebilirlik, adalet ve mağdurlar ile işkencelerden kurtulanlar için tazminat ve rehabilitasyon." dedi.

Bu süreçte en gelişmiş kanıt toplama tekniklerinin kullanılması gerektiğini kaydeden Alice Jill Edwards, bu sürece diğer ülkelerin desteğinin de dahil edilmesinin önemini vurguladı.

Edwards, mevcut hükümetle ilgili de iddiaların olacağını ve bu yüzden mevcut yetkililerin sürecin biraz dışında kalması gerektiğini dile getirdi.

"Potansiyel olarak Esed rejiminin ülkeden ayrılırken yaktıkları dahil, oldukça fazla kanıt yok edildi. Bu, son derece sorunlu ancak hala kanıt olduğunu, mezarları ve belirli alanları korumak gibi çabalar olduğunu anlıyorum." ifadelerini kullanan Edwards, bu çalışmaların devam etmesi yönünde çağrıda bulundu.

Edwards, devrilen Esed rejimine karşı başlatılan bir hukuki süreç görmediğinin altını çizerek "Anladığım kadarıyla birinci aşama kanıtları korumak, insanların bu alanlara erişmemesini sağlamak gibi çok basit şeyler içeriyor. Elbette, kayıp kişilerin izini sürmek de toplumun iyileşmesi için mutlak bir öncelik olmalı. Yeni demokratik Suriye'nin nasıl olacağı konusundaki tartışmalara, adalet ve hesap verebilirlik kısmının tam olarak dikkate alındığından emin olmak için uluslararası aktörler de katılmalı." diye konuştu.

"Suriye'nin her kesiminden bireyin dahil olacağı bu süreç, Suriye liderliğinde olmalı"

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve UCM Savcılığının sahadaki durumu incelediğini söyleyen Edwards, "UCM tarafından en üst seviyede prosedürlerin yürütülmesi ve soruşturmaların yapılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bunlar, diğer çatışmalardan bildiğimiz gibi yalnızca yönetimin en üst kademelerindekileri etkileyecek. Bu kişilerin hesap verebilirliğinin sağlanması ve bu suçlardan dolayı en üst düzeyde sorumluluğa sahip olmaları, son derece önemli." ifadelerini kullandı.

Edwards, alt pozisyonda olan ve suç işleyen kişilerin de hesap verebilirliğini sağlayacak bir süreç olmasının önemine işaret ederek bunun olmaması halinde mevcut döngüyü kırmaya çalışmanın zor olduğunu belirtti.

Suriye'de bu durumun sağlanmasıyla ilgili uluslararası toplumun rolünü vurgulayan Edwards, şunları kaydetti:

"Suriye'nin her kesiminden bireyin dahil olacağı bu süreç, Suriye liderliğinde olmalı. İnsanlar devam eden bu tartışmalardan dışlanmamalı. BM ve diğer uluslararası aktörler, bu sürecin insan haklarına uygun, demokratik, açık ve şeffaf bir şekilde ilerlemesini ve hesap verebilirliğin gerçekleşmesini sağlamak için çok önemli koruyucu görevi görüyor. Bence diğer aktörler ve devletler de şu anda Suriye'ye destek vermeli."


Muhabir: Muhammet İkbal Arslan

Kaynak: AA